HASTALIKLAR

Sinir Sistemi ve Hastalıklarının Tarihçesi

Sinir sistemi ve hastalıklarıyla ilgili metinlerin M.Ö.3-4000 yıl önceye ait eski Mısır papirüslerine kadar uzandığı anlaşılıyor. Kafatası kırığı geçiren hastalarda beyin, beyni örten zarlar ve onların altındaki sıvıdan sözedildiği, ayrıca bu kişilerde felç ve konuşma bozukluğuna benzer tabloların tanımlandığı görülüyor. Özellikle Hipokrat (M.Ö.460-370) ile başlayıp M.S.2. yüzyılda Bergama’lı Galen’le devam eden dönemde sinir sisteminin yapısı

Hangi Hastalıkları İçerir?

Omuriliğin ön boynuzunu tutan hastalıklar (örn. Amiyotrofik Lateral Skleroz veya kısaca ALS, Çocuk Felci) Kök hastalıkları ( örn. fıtıklar) Sinir ucu hastalıkları diğer adıyla "Nöropati": Ayrı ayrı bölgelerde, ayrı ayrı sinirleri asimetrik bir biçimde tutabileceği gibi daha sıklıkla ayak parmaklarından simetrik bir şekilde başlayıp giderek yukarı çıkıp, nihayetinde elleri de etkileyen polinöropati adı verilen şekilde görülebilir. Bulgular arasında güçsüzlük, duyu kaybıyla birlikte uyuşma, karıncalanma, yanma,

Nasıl İncelenir?

Elektromiyografi: Bir takım kan tetkikleri yanında, nöromüsküler hastalıklara tanı koymak için başvurulan yöntemlerin başında elektromiyografi (EMG) gelir. Söz konusu nöromüsküler hastalığın daha önce sözü edilen anatomik bölgelerden (ön boynuz, sinir ucu, sinir-kas kavşağı veya kas) hangisini tuttuğunu anlamada önemli yeri vardır. Sinir/kas biyopsisi: EMG ile birlikte yine tanı koymak için önemli bir yöntem biyopsidir (kas ve/veya sinir).

BTX Uygulama Alanları

Botulinum Toksini (BTX), halk arasında yılan zehiri olarak bilinmesine rağmen aslında tıp dilinde “Clostridium Botulinum” adıyla anılan bakterinin salgıladığı bir toksindir. Bu bakterinin yol açtığı zehirlenme tablosuna “botulizm” denir. Varlığı 19. yüzyılın sonlarından beri bilinmektedir. Botulizm ilk kez literatüre o tarihlerde geçmiştir. Botulizm hijyenik koşulların düzelmesiyle, evde yapılan konserve geleneğinin giderek azalmasıyla, günümüzde daha az

MAKALELER

WordPress Video Lightbox Plugin

Değerli Hastalarım;

 COVİD-19 salgını nedeniyle özellikle bağışıklık sistemini baskılayıcı tedavi alan hastalarımın dikkatli olmaları, ilaç dozlarını tarafıma danışmaksızın değiştirmemeleri, mümkün olduğu kadar dışarı çıkmayıp, kalabalık ortamlardan kaçınıp evlerinde kalmaları uygun olacaktır.
Boğaz ağrısı, öksürük ve ateşlenme durumunda tarafıma haber vermelerini önemle rica ederim.

      PROF. DR. YEŞİM GÜLŞEN -PARMAN